Gelişen ya da gelişmesini tamamlamış toplumlar, gittikçe apolitikleşiyor. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde ise herkes bir ayrı politik.

Türkiye’de son 70 yıldan bu yana bir türlü apolitikleşemiyor.(Büyük sorunlar bitemiyor demek ki.) Her kafadan bir ses çıkıyor. Kahvehanelerde yaşlılar, okullarda gençler hepsinin bir fikri var bu ülke üzerinde. Siyasetin herkesin oyuncağı olabileceği düşüncesine yakalanıyoruz. Siyaset kurumunu başköşeye oturtuyor, diğer kurumları altlara öteliyoruz. Sözgelimi bir mühendislik öğrencisi projeler oluşturmak yerine, her eylemde meydanlara koşuyorsa ve bunun asıl işi olduğunu düşünüyorsa, bu ülkede oluşturulmaya çalışılan (Umut ediyorum.) uzmanlaşma idealine zarar veriyor demektir.(Demek istediğim seviyeleri hızlı atlamak.) Gelişmiş ülkeler işte bu noktada da bizden öndeler. Birincil görevle, ikincil görevlerinin ayrımındalar bu toplumlar. Apolitik bir yapıyı desteklemiyorum. Demek istediğim dengeyi başarılı bir şekilde sağlayacak kadar apolitikleşmek.Tam anlamıyla kayıtsızlık değil , terazi iyi kullanma bilinci sadece.
Türkiye’nin gelişmekte olan her ülke de görülen bu hastalığa yakalanması çok doğal. Bulunamayan yol aranır. Yalnız önemli olan bunun bronşite çevrilmemesidir. Kısacası Türkiye ne zaman halk nazarında biraz daha apolitikleşirse gelişiyoruz diyebiliriz gönül rahatlığıyla.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder