Bilgi
Üniversitesinin reklamı yapmıyorum zaten böyle bir amacımın olması da
beklenemez. Sadece Türkiye’nin düşünsel anlamda en ileri liberal
üniversitesinden bahsetmek niyetindeyim. Hazır LYS sınavlarına birkaç hafta
kala bir üniversitede sadece kantine önem vermeyen adayların nazarını buraya
çekmek derdindeyim.
Üniversite her şeyin üzerinde bir kurumdur,
böyle olması gerekir. O ne ait olduğu devletin ideolojisinin bir saç ayağa ne
de oligarşik bir biçimde oluşturan hegemonik fikirlerin ele geçirdiği bir kurum
olmamalıdır. Üniversitenin dini yoktur, milliyeti yoktur, davası hiç yoktur.
Öğretimini verdiği şeyden başka da bir yönlendirme yapamaz, onun duruşu sadece bilim lehinde olmak zorundadır. O bir fikir
ülkesidir. Bu ülkenin salt hedefi bilimdir, bunun tartışmasıdır. Bu gerçek ne
yazık ki Türkiye’de hala tam olarak kavranamadı. (İnkilap Tarihi derslerini anımsayalım.) Evren
Darbesi ertesinde inşa edilen YÖK üniversitelerin zaten özerk olmayan
kurumlarını iyice zincire vurdu. Kendi katı askeri ideolojisini üniversitelere
bu kanal ile de uzun yıllar pompaladı. (Gündüz Vassaf
iki üç ay evvel Bilgi’de verdiği konferansında o dönemlerde Türkçe yazmak
zorunda bırakıldıklarını ve bazı akademisyenlerin arasında başka bir dilde yazmanın
ayıplandığını anlatmıştı.) Lisenin serbest kıyafetle gidilen haline dönüştürülen
üniversiteler o kadar derin bir yara aldı ki, günümüzde hala kan kaybediyor.
Fakat Türkiye’de sayıları gittikçe artan vakıf üniversiteleri uzun vadede bu
yaranın pansumanın da boş rolü almak için en uygun aday. Neden mi? Çünkü kurulan
üniversiteler ilk olarak sürerliliğini öğrencisinin ödediği paradan alan bir
mali güce sahip. (Zorla harç toplamıyor, istekli olarak verilen bir bedel
üzerinden ve bunun oluşturduğu beklentilere göre bir muvazeneye sahip.) Bu da
demek oluyor ki, devlet üniversitelerine göre özerk olma yolunda bir adım önde.
Diğer bir noktaysa vakıf üniversitelerinin uluslar arası kuruluşlara ve
kurumlarla daha çabuk entegre olabilmeleri. Bu da onlara resmi ideolojilerden
sıyrılma ve devlet-üstü bir platforma oturmada çok büyük katkılar sağlıyor.
Kabuğuna sinmiş devlet üniversiteleri yerine uluslar arası öğretim ve fikir
ilişkilerinden korkmayan bir karakter alıyor bu sayede vakıf üniversiteleri.
Bilgi,
bu avantajlarını çok iyi kullanan bir vakıf üniversitesi. Özerk olabildiği
kadarıyla bunu tesis eden güçlü bir kurumsal altyapıya sahip. Üniversitesine
kabul ettiği öğretimcilerin geniş portföyü (siyasi düşünce vb.) ve bunu
bilinçli olarak inşa etmesi bu duruşu hem tamamlıyor hem de devamlılığının
sağlanmasında elzem bir rol oynuyor. Düşünsel anlamda bu “bırakın konuşsunlar” liberal
tavrı bugün Bilgi Üniversitesini Türkiye’nin en özerk üniversitelerinden biri
yapıyor. Öğrenciyi eritmeden, sindirmeden bir özne olarak ona değer veren bir
yaklaşımla kurumlarını bunun üzerinden idame ettiren Bilgi Üniversitesi, salt
bu niteliğiyle bile Türkiye için çok büyük bir kazanımdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder