16 Mayıs 2011 Pazartesi

Eurovision 2011


Eurovision bu sene şahane bir neticeyle sonuçlandı. Türkiye’nin yarı-finallerde saf dışı bırakılmasının bir nevi cezasını çektiler diyebilirim. Türkiye’nin oy potansiyelinin de önemli bir kısmını alan Azerbaycan 221 puanla birinci oldu. Açıkçası bu sonucu beklemiyordum. Benim favorim Bosna-Hersek’ti ve ben Dino Merlin’i yıllardır takip ederim. Onlarda altıncı oldular. Yine burada da Türkiye bazlı oylarda söz konusuydu. Fakat Dino Merlin’in şarkısı ve hayran kitlesi bu sonucun esas sebebiydi. Balkanlarda çok sevilen bir sanatçıdır kendisi


Dino Merlin
Bülent Özveren’in her zaman yenilediği gibi oylar çoğunlukla ‘yine komşuya gitti.’Bu adam olmadan Eurovision’u düşünemiyorum. Yorumları, bu konu hakkındaki bilgisi, ses tonu kısacası her şeyiyle Eurovision ile bir algılanan bu değerli isim olmadan ben kendi adıma bir daha izler miyim, bilmiyorum bu yarışmayı. Yorumları demişken, yorum yaparken bu kadar yönlendirici başka bir sunucu daha yoktur bu arada. Mesela Ülke kodlarını söylerken, oy verilmemesini istediği ülkeleri hızlı geçiyor, fakat istediklerinin üzerinde ısrarla duruyor. Mesela finalde ilk ülke Finlandiya’yı şöyle tanıttı: “1514(Adres), 01 (Ülkenin Kodu), Finlandiya.”(Başka hiçbir şey söylemedi bu kadar hepsi.) Bir sonraki ülke olan Bosna içinse şöyle dedi:” 1514 yazıp 02’e yollarsanız Bosna-Hersek’i desteklemiş olursunuz.” Ardından tekrar diğerlerini hızlıca geçti.(Beğendiği şarkıları belli ederek tabi. Onlara da özel bir sunum yaparak.) Aynı şeyi Azerbaycan içinde yaptı. Hatta oylamaların bitmesine az bir zaman kala açıkça –her zaman yaptığı gibi-  iki ülkenin de kodlarını yeniden tekrar etti. Ömür adam şu Bülent Özveren. Sonuçlar açıklanırken bazen Türkiye’ye oy vermeyen ülkelere kızar, sitem eder. Bazen de hiç beklenmeyen yerlerden oy geldiğinde şaşkınlığını, mutluluğunu yayında olduğunu unutarak açığa vurur. Uzun ömürler diliyorum ona. Onsuz bir Eurovision hiç olurdu gerçekten.

Türkiye’yi bir daha özellikle jüri yarış dışı bırakamaz artık. Nigar’ın sahneye Türk bayrağıyla gelmesi de bu mesajı biraz daha anlamlı kıldı tabi. Türkiye ne zaman yarış dışı kalsa tahmin ediyorum Azerbaycan’ın oyları artacak. Bu bilinçle önümüzdeki yarışmalarda Türkiye finalde hep olacak artık. Çünkü bunun acı sonuçlarına katlanacaklarını öğrendiler.

Beğendiğim şarkılar var demiştim. Dino Merlin’den sonra Danimarka’yı, Ukrayna’yı ve İngiltere’yi beğendim. Bu arada İngiltere’yi temsil eden Blue grubu tam anlamıyla bir hezimete uğradı.(Üzüldüm. Simon Webbe’yi özellikle takip ederim.) Halk nazarında dış siyaseti ve bakış açılarını anlamlandırmamıza imkân tanıyan nadir yarışmalardan biri olan Eurovision’da İngiltere’nin ilk 5’e hatta 10’a bile girememesi çok ilgi çekiciydi. Acaba Dünya’da Amerika ile beraber bir İngiliz düşmanlığı mı oluşuyor. Ekonomik açıdan iyi sinyaller vermeyen bu ada ülkesi, kısmen de olsa yalnızlığıma mı itiliyor. Belki ama bir şeylerin de olduğu muhakkak.

Şu eski Doğu Bloğu, Demir Perde ülkeleri hala ne kadar çok birbirini tutuyor.20 sene oldu dağılalı fakat hala oylarının büyük kısmını, kendi içlerinde beğenilen ülke odaklı dağıtıyorlar. Azerbaycan’ın bu noktadaki artısını da unutmamak lazım tabi. Gürcistan’dan, Rusya’dan, Moldova’dan ve daha hatırlayamadığım bir yığın bu tarz ülkeden gelen oyları hanesine yazdırdı. Bu nedenle Azerbaycan’ın oy potansiyeli çok geniş, birinciliğindeki diğer bir etkende bu tabi doğal olarak. Parçada güzel olunca ona odaklandılar ve listede yükseltiler.

Eurovision başlı başına dengelerin yarışması. Sadece iyi bir şarkıya sahip olmak yetmiyor. Bunun arka planında birçok sebep var. Mesela Danimarka 12 puanını genelde yaptığı gibi Almanya’ya verdi. Çünkü Almanlar ve Danların tarihte çok yakın münasebetleri oldu. Hitler’in orduları bile buraya kibarca girdiler.(Danimarka’nın bunda teslim olması da etken.) Yunanistan ölse 12 puanı Kıbrıs’tan başka bir yere, Güney Kıbrıs ölse tam puanını Yunanistan’dan başka bir ülkeye vermez.(Salonda, bu olduğunda seyirci yuhaladı bu sefer Duesseldorf’ta.) Bizimden onlardan hiçbir farkımız yok. Tam puan Azerbaycan’a, on puansa her zaman olduğu gibi Bosna-Hersek’e. Bu yüzden kimseye de kızma hakkına sahip değiliz. Bu sene iki ülkenin parçası da iyiydi de fazla göze batmadı.

Seneye bakalım neler olacak. Güney Kıbrıs Rum Kesimi ya da Portekiz bize tam puan verecek mi?(Hiç puan vermiyorlar, belki bir mucize. Bir grup gün gelir, ülkemizin kodunu yanlış anlarlarsa, belki 2 puan gelir, o da belki.)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder